Kenya, korsanları ülkesinde yargılıyor

MDN İstanbul
Somali açıklarında Alman donanması tarafından yakalanan dokuz korsanın adli takibatına Kenya’da devam edilecek

Mart ayında Somali açıklarında Alman donanması tarafından yakalanan dokuz korsan, Kenya’da yargı önüne çıkacak.
Hamburg’daki savcıların 7 Mart’ta yaptıkları açıklamaya göre tutuklama gerekçelerinin sonuçlanmasına rağmen dokuz korsanın adli takibatına Almanya’da devam edilmeyecek. Sanıklar Alman otoritelerine göre en adil şekilde yargılanacakları Kenya’ya gönderilecek.
Kararın ardından Kenya ve Avrupa Birliği tarafından imzalanan anlaşma, AB-Atlanta korsanlık karşıtı heyet kararı gereğince korsanlık suçundan yargılanan sanıkların Kenya’da yargılanmak üzere iade edilmesine olanak sağlıyor.
ABD ile İngiltere, Kenya’yla benzer bir anlaşmayı daha önceden imzalamıştı. Öyle ki bu anlaşma, ABD donanması tarafından yakalanan sözde yedi Somalili korsanın, daha sonra Mombasa mahkemesinde yargılanmaları için 5 Mart’ta gözaltına alınmasına hükmetmişti.
ABD daha önce de elinde tuttuğu dokuz kişiyi Kenya’da yapılacak kovuşturma için haklarında yeterli delil olmadığı gerekçesiyle, Somali’nin Puntland bölgesindeki adli yetkililere iade etmişti.
AK-47 silahlar, roketatar ve el bombalarıyla donanmış korsanlar, Marshall Adaları bayraklı bir gemiye çıkmaya çalışırken, geminin yardım çağrısı üzerine 11 Şubat’ta yakalanmışlardı.
Amerikalı bir yetkilinin yaptığı açıklamaya göre ABD,  şüpheli korsanları yargı önüne çıkarmada oynadığı rol nedeniyle Kenya’ya müteşekkir. Yapılan açıklamaya göre ABD, başta Tanzanya olmak üzere, bölgedeki diğer ülkelerle de konuyla ilgili olarak ikili anlaşmalar imzalamak istiyor.
ABD Dışişleri Bakanlığı’na göre korsanlık uluslararası bir suç sayılıyor ve soruşturma süreci birtakım anlaşmalar doğrultusunda gerçekleştiriliyor. Hamburg savcıları da aynı şekilde Almanya’da gözaltında bulunan sanıkları Kenya’nın yargılama için kabul etmesinden rahatlamış görünüyor. Ancak dava beraberinde “Acaba davanın takip edilmesi Almanya’nın çıkarlarına ters mi düşüyordu?”  sorusunu da akla getiriyor. Ne de olsa kaçırılmaya çalışılan gemi bir Alman gemisiydi, ancak Antigua ve Barbuda bayrağı taşıyordu ve mürettebatı Alman değildi. Belki de davayı Alman mahkemesinde sürdürmek için yeterli neden yoktu.

Bunu Paylaşın