Amerika tarafından geliştirilen yeni bilgi değişimi sistemi, Aegis sistemiyle donatılmış olan bir destroyerden gelen radar datasını kullanarak, başka bir destroyerden atılmış olan güdümlü mermileri önlemeye olanak sağlayacak. Hâlihazırda kullanılmakta olan bilgi paylaşım sisteminin birtakım eksiklikleri bulunmakla birlikte, füzesavarları idare etmek için gemiye ek bir radar rehberi kurulmasını da gerektirmekte.
Gazete, Japon Hükümeti’nin gerekli birtakım teknik güncellemeleri yaptırdıktan sonra, bu önleme sistemini başka savaş gemilerine de monte ettirme olasılığından da bahsetti. Bunun yanında, bu yeni sistemin Japonya topraklarına 2023 yılına kadar yerleştirilmesi beklenen kara bazlı iki Amerikan Aegis kıyı füze savunma sisteminde de kullanılma olasılığı bulunuyor.
Kuzey Kore’nin tehditleri sonrasında vatandaşlarını olası bir füze saldırısından koruma amaçlı olarak Amerikan Aegis Kıyı sistemlerini kara sahasına yerleştirme kararı, Japonya tarafından 19 Aralık 2017 tarihinde açıklanmıştı. Tokyo, füze savunma ünitelerini Akita ve Yamaguchi bölgelerine konuşlandırmayı planlıyor.
Öte yandan bu hamle, Amerika’nın savunduğu Nükleer Güç Tehdidi’nin (INF) ihlal edilmesi anlamına geldiği gerekçesiyle, Rusya tarafından hemen eleştiriyle karşılandı. Ancak Japonya buna, Rusya ile Amerika arasında imzalanmış olan tehdit anlaşmasıyla hiçbir bağı bulunmadığını belirterek cevap verdi.
Japonya an itibariyle SM-3 füzelerini taşıyan Amerikan Aegis savunma sistemleriyle donatılmış olan dört destroyerle ve karadan havaya atılan Patriot Advanced Capability-3 (PAC-3) balistik füze önleyicileriyle korunuyor.
Deniz bazlı Aegis sistemleri, balistik bir füzeyi 310 mil ve üzerindeki yüksekliklerde önleyebilme yeteneğine sahip. Kara bazlı Aegis sistemleri de benzer özellikler taşıyor. Japonya’nın füze savunmasının; mevcut Aegis sistemlerinin, SM3’ün hemen hemen üç katı menzile sahip olan yeni bir tip SM3 Block2A füzesiyle donatılarak güçlendirilmesi planlanmakta.