İDO Yönetim Kurulu Başkanı Önder Sezgi, ortakların İDO’nun performans ve verilerden oldukça memnun olduğunu belirterek şirketin 2013 başında halka arza hazır hale geleceğini söyledi
Tav Grubu-Tepe Akfen ve İskoç ortaklarının İDO’yu almak istemelerinin nedenlerini sıralayan İDO Yönetim Kurulu Başkanı Önder Sezgi, şirketi satın almakla çok isabetli bir karar verdiklerini düşündüklerini ifade ederek, “16 Haziran’dan bu güne kadar 100 günü tamamladık, ortaklarımız da bu dönemdeki hem performanstan hem de verilerden son derece memnun. Kurduğumuz finansal modelin, verilerinin hepsinin yerli yerinde olduğu ve varsayımların tam isabet olduğunu söyleyebiliriz. Dolayısıyla ortaklarımız adına çok isabetli bir yatırım yaptığımız kanısındayım” dedi.
Halka arzın İDO’nun orta ve uzun vadedeki hedeflerinden birisi olduğunu kaydeden Sezgi, “2013 yılından itibaren halka arza hazır hale gelmek ortaklarımızın beklentisidir. Halka arza hazır hale gelmek bilançoların, mali tabloların kârlılıkla ilgili ve ciro ile ilgili rakamların oturması, bunların uluslararası standartlara göre düzenlenmesi demek. Bu noktada çok sıkıntı yaşamayacağımızı düşünüyorum. 2011 yılı sonuna kadar temel adımlar atılacak, 2012 yılı sonunda Tav’dakinden daha iddialı bir altyapıya ulaşacağımızı düşünüyoruz. Diğer taraftan kurumsallıkla ilgili çalışmalar sürüyor. Organizasyon yapımızdan başlayarak ciddi adımlar attık, danışmanlıklar alarak yürüttüğümüz çok sayıda proje var. 2012 yılı sonunda da kurumsal açıdan kendimizi hazırlamış olacağız. En iyi ihtimalle 2013 yılı başında halka arz gündeme gelecektir” dedi.
Dinamik fiyatlamayı anlatmakta zorlanıyoruz
Dinamik fiyatlamaya geçtiklerini hatırlatan Sezgi, “Bu bugüne kadar en çok soru aldığımız ve kendimizi anlatma konusunda en zayıf kaldığımız nokta oldu. Bu havayolu şirketlerinde, seyahat acentelerinde, otellerde olduğu gibi satın alınan dönemle hizmetten faydalanılan dönem arasındaki uzunluğun artması sonucu fiyatın daha düşük olduğu, son günlerde yapılan rezervasyonların fiyatının biraz yüksek oluğu bir dinamik fiyatlama modelidir. Bu konuda şikâyet biraz yüksek. Onlara kendimizi daha iyi anlatmamız lazım. Toplu taşımacılık dediğimiz iç hatlarımızda dinamik fiyatlama sistemini bırakın fiyatlamanın hiçbir kademesini belirleme yetkisi bizim elimizde değil. Belediyenin organizasyonunda olan, kamusal kuruluş olan UKOME tarafından belirleniyor, onların dikte ettiği fiyatları biz uyguluyoruz” diye konuştu.
Marmara’da ticari araç taşınacak
Ro-Ro konusunun önümüzdeki yılın en dinamik konusu olacağını belirten Sezgi şunları söyledi: “Tekirdağ’dan veya Ambarlı’da 30 yıllığına bize kiralanmış olan 320 dönümlük arazimizden bir Ro-Ro iskelesi vasıtasıyla Marmara’nın güneyine ve doğusuna ticari araçları taşıma niyetimiz var. Bandırma, Gemlik, belki Eskihisar gibi çeşitli destinasyonlara talebe göre bu taşımayı yapacağız. İskele ile ilgili altyapımız hazır. İzinleri ve yasal süreçleri tamamlamak üzereyiz. Ro-Ro projesi ile ilgili geçmiş dönemde hazırlanan fizibiliteyi güncelliyoruz. Bu raporumuzu da aldıktan sonra iskelelerde yatırıma süratle başlayacağız. Burada kullanılacak beklentilerimize uygun, yeni ya da kullanılmış gemileri gelir paylaşımı, kiralama veya satınalma gibi yöntemlerle filomuza katacağız. İDO bu faaliyete başladığı zaman çok iddialı başlayacak. İlk önce Marmara içindeki hatları oturtmayı planlıyoruz, ardından operasyonun verimliliğine göre dış hatlara da Ro-Ro taşımacılığı yapabiliriz. Bu projeyi mutlaka 2012 yılında başlatmayı hedefliyoruz. Aslında Ro-Ro genel kullanımda çok oturduğu için kullanıyoruz ama asıl hedefimiz Ro-Pax. Öncelikle şuan Ro-Ro faaliyetlerinin altyapısını kurmaya çalışıyoruz, en büyük ihtiyaç Marmara içindeki hatların oturtulması. Ufkumuz geniş, 2 ile 3 milyar dolar’lara taşımayı düşünüyoruz İDO’yu. O hatlar oturduktan sonra fizibil olduğunu düşündüğümüz talep gören her yer hedef alanımız içinde.”