Türkiye Gemi İnşa Sanayicileri Birliği (GİSBİR) Yönetim Kurulu Başkanı Murat Kıran 2012 yılında gerçekleşen yüzde 2.2 ekonomik büyümeyle ilgili çarpıcı bir açıklama yaptı. Kıran, açıklanan büyüme rakamlarının beklentilerin altında düşük seviyede gelmesinin gemi inşa sektörüne zarar verdiğini dile getirdi.
GİSBİR Yönetim Kurulu Başkanı Murat Kıran’ın açıklaması şu şekildedir:
Bugün açıklanan 2012 yılı dördüncü çeyrek ekonomik büyüme verileri ve buna bağlı 2012 yılı toplamı ekonomik büyüme verilerinin sektörümüzde hayal kırıklığı yarattığını belirtmek isterim. 2002 yılından bu yana, küresel kriz yılları olan 2008 ve 2009 yılları dışında sürekli yüksek büyüme performansı gösteren ülkemiz ekonomisi bu yıl farklı bir tablo yaratmaktadır.
2002 – 2012 yılları arasında 2008’de yaşanan yüzde 0,7 ve 2009’da yaşanan – yüzde 4,8 ekonomik büyüme (ya da küçülme) verileri dışında, 2012 büyüme performansı son on yılın en düşük büyüme rakamlarını teşkil etmektedir. Bugün (1 Nisan) itibarı ile açıklanan yüzde 2,2’lik oranın bundan önceki en düşük büyüme oranı olan 2007 yılındaki yüzde 4,7’lik büyüme oranının yarısının da altında kaldığı görülmektedir.
Yıla %5 ekonomik büyüme öngörüsü ile başlanıldığı ve dönem içerisinde bu öngörünün önce yüzde 3,5’a; sonrasında yüzde 2’li rakamlara revize edildiği dikkate alındığında büyüme rakamlarında bir düşüş tarafımızca da beklenmekteydi. Ancak mevcut düşüş beklentilerimizin üzerindedir.
Reel kesimin bir parçası olan Türk gemi inşa sektörünün temsilcisi GİSBİR olarak, bu kadar düşük bir ekonomik büyüme oranının ülkemizin geleceğe yönelik hedeflerine olumlu katkıda bulunmayacağını değerlendirmekteyiz.
1990’lara yıllara geri dönmeyelim!
Türkiye’nin 1990’lı yıllarda özellikle koalisyon hükümetleri döneminde yaşanan istikrarsız ekonomik büyümeden 2000’li yıllarda kurtulmasının ardından yeniden endişeye kapılmak istemiyoruz.
Bu düşük büyüme performansının asıl nedeninin cari açık tehlikesini bertaraf etmek için ekonomi yönetimi tarafından alınan ekonomiyi soğutucu önlemlerin bir sonucu olduğunu ancak uzun dönemli (beş – on yıl) planlar yapmak isteyen Türk sanayicisinin cari açık düşük ekonomik büyüme oranı ikilemi arasında sıkışarak dinamizmini kaybetmemesi için reel kesimini büyümesi ve ihracatın artmasını destekleyici önlemlerin alınması artık kaçınılmaz bir gerekliliktir.
Türkiye ekonomisi son on yılın (kriz dönemi dışında) en düşük ekonomik büyümesini yaşarken bir taraftan Borsanın rekorlar kırması, diğer taraftan da özellikle bankların başını çektiği mali kesimin kar rekorlarını yenilemesi dikkate alındığında, 1990’larda yaşanan kısa dönemli spekülatif para hareketleri tehlikesine karşı da hazırlıklı olunmalıdır.
Türkiye Gemi İnşa Sanayicileri Birliği (GİSBİR) olarak beklentimiz ve önerimiz, büyümenin hızlandırılması için kredi maliyetlerinin düşürülmesi; ihracat satışları için Alıcı kredilerinin artırılması; işgücü ve elektrik, doğalgaz gibi temel sanayi girdilerinin üzerine devletçe salınan mali yüklerini ve vergilerin azaltılmasıdır.
